TBMM’de Millet İttifakı’nın milletvekili sayısının ülkenin kaderini belirleyeceğini söyleyen İyi Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, “Cumhurbaşkanı, Cumhur İttifakı’ndan seçilse bile referanduma giderek, yetkilerini alırız” dedi.
Sözcü’den Saygı Öztürk’e konuşan İyi Partili Poyraz, projelerinin de çözümlerinin de hazır olduğunu belirtti; “Vatandaş ‘çözüm önerileriniz ne?’ diye soruyor. ‘azkaldi.org’ sitesinde çözüm önerilerimizi, öncelikli uygulama planlarımızı herkesin anlayabileceği bir dille yayımladık. Orada siyaset vizyonumuzu tanımlıyoruz” diye konuştu.Genel Başkan Meral Akşener’in 81 şehre gittiğini, ikinci tura perşembe günü başladığını kaydeden Poyraz “İYİ Parti’nin oyları sürekli yükseliyor. Son araştırmalara göre oylarımız yüzde 18.6 seviyesinde” diye konuştu.
SEÇİM GÜVENLİĞİ VURGUSU
Seçim güvenliğini çok önemsediklerini vurgulayan Poyraz, “Seçim güvenliği konusunda bugüne kadarki yanılgılar ve doğru bilinen yanlışların hiçbiri artık yeni seçimde ve yeni siyaset tarzında olmayacak. Herkes çok kararlı. Ulusal ve uluslararası bütün standartlar yeniden gözden geçiriliyor. Yani, Allah’ın izniyle makro bir hata yapılmadığı sürece inşallah iktidara geleceğiz. Bu iş muhaliflik duygusu ile değil gerçekten stratejiyle alt üst edilecek bir konu. Bunu başarabilecek kudretteyiz. Genetik olarak bu zekaya sahibiz. Artık zamanı geldi. 20 yıllık bir iktidar herkes için çok uzun ve tehlikeli” dedi.
Seçimde 301 ve üstünde milletvekili çıkarmanın önemine dikkat çeken Poyraz, şöyle devam etti:
“TBMM BAŞKANI DA KOMİSYON BAŞKANLIKLARI DA ELDE EDİLMİŞ OLACAK”
Cumhurbaşkanı kararnamelerinin bir hafta içinde kanunlaşması da o zaman sağlanır. 360 milletvekili ve daha fazlasını çıkarırsak, Cumhurbaşkanlığı seçimi kazanılamasa bile 45 gün içinde ülke referanduma götürülür ve yetkileri alınmış Cumhurbaşkanı kalır. Referandumla gelmiş bir sistemin, referandum ile gitmesini çok önemsiyorum. Vatandaşın göndermesini kıymetli buluyorum.
Sistemi, Yüzüklerin Efendisi filmine benzetiyorum. Bir yüzük var, takanı güçlü kılıyor ve ona tutkuyla bağlanıyor. O yüzüğün, dövüldüğü dağda yok edilmesi gerekiyor. Ana fikir o. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yarattığı makamın milletin oyuyla yok edilmesi gerekiyor. Öyle bir makama istediğiniz modeli geliştirin, fiili başbakanlık gibi konumlar oluşturun, Anayasa’yı değiştirip Türkiye’yi bizim tanıdığımız bildiğimiz formata sokmadığınız sürece sürdürülebilir değil”