Suriye’nin Humus vilayetindeki Alevi toplumunun önde gelen sivil toplum kuruluşları, dün birtakım kentlerde düzenlenen protestolara ait açıklama yayınladı. Ebu Abdullah Hüseyin el-Hasibi’nin Halep’teki türbesinin yakılmasının ve türbede misyonlu beş kişinin öldürülmesinin akabinde patlak veren hareketlerde, ‘iç huzurun korunması ve her türlü medya kışkırtmasından kaçınılması’ ikazında bulunuldu. Açıklamada, ‘mezhepsel sloganlar ve kışkırtıcı konuşmaların kabul edilmediği’ vurgulandı.
Açıklamada ayrıyeten, silah teslimlerinin hızlandırılması ve bu silahların yalnızca yetkili makamlarda bulunması talep edildi.
‘GİZLİ ELLER İÇ ÇEKİŞMEYİ KÖRÜKLÜYOR’
5 Aralık’ta yaşanan olayın imgelerinin toplumsal medyada yayınlanmasının akabinde, Suriye’de yaşayan Aleviler, Lazkiye, Tartus, Hama ve Humus’ta sokağa çıkmıştı.
Geçiş hükümetinin Enformasyon Bakanı Muhammed El Ömer, Alevi türbesinin yakılmasına ait toplumsal medyada yayılan imajların eski olduğunu belirterek, “Gizli eller iç çekişmeyi körüklüyor” demişti. Geçiş hükümetine bağlı polisler, protestolarla kontaklı çatışmaların akabinde Humus, Lazkiye ve Tartus dahil olmak üzere birtakım kentlerde gece boyunca sokağa çıkma yasağı uyguladı.
‘HADİSELER YANGIN ÜZERE YAYILDI’
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) Müdürü Rami Abdulrahman ise, şovlara neden olan Alevi türbesinin yakılmasına ait görüntü hakkında şunları söylemişti: “Video yayılmaya başladığında durum özür ile kurtarılabilirdi. Hadise yaşandı mı? Evet Halep’te yaşandı. (Hafız) Esad’ın mezarı için bir tane protesto yoktu ancak bu makam toplum nezdinde en yüksek mertebede. Yangın üzere yayıldı.”
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)